David Harvey Üzerine
Harvey’in
Kentsel Toplumsal Hareketleri ele alan seçkisi “Asi Şehirler / Şehir Hakkından
Kentsel Devrime Doğru” kitabı Ayşe Deniz Temiz’in sunuşu ve onun çevirisi ile
Metis Yayınları’ndan yayımlandı.
Harvey,
Tüm dünyada tanınan saygın bir kent kuramcısı.
Coğrafya kökenli oluşu biraz sonra değineceğim
olağanüstü sentezlere varması için bir dayanak noktası oluşturmuş.
Özellikle
ülkemizde de son yıllarda Kentsel mücadeleler, gerek ekolojik alanda gerekse
düpedüz “Gezi” olayları gibi kent merkezlerinde kitleselleşmiş hareketler
dolayısı ile gündemin ön sıralarını oluşturdu.
Kişisel
olarak ben de ODTÜ’de 1970’lı yılların ortasında “Kentsel Toplumsal Hareketler”
adı altında bir ders sunmaya çalışmış idim.
Gene o
tarihlerde 1977 ve 1978 yıllarında TMMOB Mimarlar Odası saymanı ve sekreter
yardımcısı olduğum sıralarda “Yerel Yönetimlerde Emekçi Sınıf ve Tabakaların
Yönetime Ağırlık koymasının” yollarını araştıran iki seminer tertiplediğimizi
de anımsıyorum.
Sonraları
1970’lerden itibaren neoliberalizm dünya üzerinde hakimiyet tesis ederek refah
devletlerini giderek yok etti.
Toplumsal eşitsizlikler kent ölçeğinde giderek
belirginleşti.
Kamusal
alanın giderek yok edilmesi ile toplumlar içerisindeki zengin fakir ayrımı
keskinleşti.
Neoliberalizmin
finansal mekanizmaları sonucunda ortaya çıkan işsizlik, iş organizasyonu
bünyesindeki emeği ve giderek nitelikli emeği prekarite içine sürükledi.
Kent
makroformu üzerinde ranta dönük manipülasyonlar neticesinde mutenalaşma sonucunda,
kentin merkezindeki ve değerli arsalarındaki ranta dönük arsa ve bölgelerde
zenginlere dönük kullanım biçimleri oluştu.
Orta
sınıflar ve eski kent sakinleri kent merkezindeki prestijli alanlardan
sürüldüler.
Çalışanların
konut, eğitim, sağlık, kültür alanlarında giderek daha az pay almaları
yaşam hakkının esasını oluşturan temel hizmetlerin paralı hale getirilmesi kent
içerisinde yeni gerilim ve mücadele alanları oluşturdu.
Dünyanın çeşitli yerlerinde ve özellikle
kentsel mekanlarda her biri kendine özgü mücadele alanları ve yöntemleri
neoliberalizmin hüküm sürdüğü kent merkezlerinde ortaya çıkmaya başladı.
“Asi
Şehirler” kitabında yer alan Harvey’in makaleleri bu mücadeleleri ele alıyor.
Harvey,
kentsel mücadeleler kapsamında kent hakkı için harcanan çabalar ile klasik sol
mücadele arasındaki farklılıklar üzerinde duruyor, sadece işçi – işveren
çelişkisi değil tüketim alanında da oluşan çelişkilerin önemine değiniyor.
Bu konuda
mevcut kuramları irdelediği gibi kendisi de önerilerde bulunuyor.
Harvey’in Teorik Bakış Açısı
Harvey’in
teorik bakış açısını anlamadan kentsel mücadele ve şehir hakkı üzerinde
yazdıklarını tam anlamı ile kavramak olanaksızdır.
Harvey
“visualisation of capital” (kapitali ete kemiğe büründürmek olarak çevireceğim.
) adlı olağanüstü sunuşunda Marks’ın Kapital’inin özellikle birinci ve ikinci
ciltlerine göndermede bulunarak sermayenin kapitalist sistem içerisindeki
döngüsünü izah ediyor.
Bu izahat
sonucunda da kentsel mücadele, şehir hakkı gibi kavramları, bunların
içeriklerini açıklıyor.
Sermayenin
yapısını, bir anlamda ayrıntılı bir analize tabi tutuyor, günümüz
finansal tekniklerinin sermaye yapısı ile münasebetlerini irdeleyerek günümüz
kentini ve toplumunu anlamamızı sağlıyor.
Harvey’e Göre Sermayeyi (Capital) Ete Kemiğe
Büründürmek
Aşağıdaki
döngülerin şemaları Harvey’in ocak 2017’de Oxford Üniversitesi, Coğrafya ve
Çevre Fakültesinde verdiği konferansın You Tube üzerindeki kopyasıdır:
Şimdi bu
şemalara bakarak Harvey’in Kapital’in birinci ve ikinci ciltlerine göndermede
bulunarak sermaye döngülerini ne şekilde yorumladığını özetleyerek aktarmaya
gayret edeceğim.
İlk şema
klasik bir hidrolik döngüyü göstermekte.
Dünyada
suyun yerden denize akması buharlaşma vs yollarla gökyüzüne çıkması, tekrar
yağmur v.b. yollarla yere inmesini gösteren USGS (ABD Jeolojik Araştırma
Enstitüsünün ) bir yayını.
Harvey
burada döngünün jeolojik zaman içerisinde değişse de kısa zaman içerisinde
sabit olduğunu bir sene önceki doğa olaylarının aşağı yukarı bir sonraki sene
de aynen tekrarlanacağını ifade ediyor.
İkinci
şema da bir döngüyü imliyor.
Ancak bu döngü sabit değildir !
Sermayenin
sürekli olarak artık değer ve rant dolayısı ile hacimsel olarak arttığını ve
artmak zorunda olduğunu bize belirtiyor.
Buradaki
döngü artık basit bir döngü değil bir hortum misali spiral bir biçimde ve oylum
kazanarak büyüyen helezoni bir yapıdır !
Harvey’e
göre sermayenin döngüsü sabit ve dairesel değil spiral helezoni ve hortum
misali oylum ve hacim kazanarak süre giden ve ancak krizlerle sekteye
uğrayabilecek kendi içinde canavarlaşan bir yapıdır !
Harvey’in
Sermaye Şemasının Bazı Ayrıntıları
İlk aşama:
İlk altı
çizilecek husus Marks’ın sermayeyi hareket ve dönüşüm içerisindeki değer
olarak kavramsallaştırmasıdır.
Yani
değer sermaye döngüsü içerisindeki konumuna bağlı olarak para da olabilir meta
da olabilir !
Harvey’in
şemasında en altta parasal sermayeyi görmekteyiz.
Para emek
gücünü, üretim araçlarını ve altyapı ögelerini satın alır.
Emek mevcut olup sermaye tarafından satın
alınabilmektedir.
Ve üretim
süreci içerisinde meta oluşmakta metanın pazar ekonomisi içerisinde tedavül
etmesinin koşulları oluşmaktadır.
Değer
başta para biçiminde iken meta biçimine dönüşüyor.
(Harvey burada suyun buhara dönüşmesi
analojisini kullanıyor).
Ancak
daha önce belirtildiği gibi hidrolojik döngü oylum kazanmaz iken kapitalist döngü
artık değer rant ve finans teknikleri sayesinde devamlı olarak oylum ve hacim
kazanıyor.
Bu
aşamada değer emek ve meta içerisinde yer alarak dönüşmekte metamorfoza /
dönüşüme uğramaktadır.
Artık bu
aşamada değer ve meta üretimi içerisinde artık değeri de içermektedir !
Bilinen
Para – Meta – Para formülü, sermayenin hareket-dönüşüm içerisinde değer
olmasını ifade etmektedir.
Burada
artık değer de meta üretimi ile birlikte gerçekleşmiş olmaktadır.
İkinci
aşama:
Değerin
para biçiminde gerçekleşmesi için ise; metaların pazar içerisinde ihtiyaç ve
isteklerle (insan-tüketicilerin) uyum içerisinde bulunmaları gerekecektir.
Pazar
mekanizması ancak bu koşulla işler.
Harvey’e
göre bu ihtiyaç ve istekler bir adım ötede kentlerin makroformunu belirler !
Üçüncü
aşama:
Harvey’in
şemasında yer alan dağıtım artık paranın dağıtımı, döngünün üçüncü ayağını
oluşturmaktadır.
-ücretler
-vergiler
-sanayi
karı
-ticaret
karı
-rant
-faiz
Ögelerinden
oluşan artık para yeniden sermayeye dönüşmek üzere döndüğünde finans teknikleri
ile rant-faiz-temettü yaratan sermayeye dönüşmektedir.
Değerlerin
akımının zamanlaması ve kredi finans teknikleri ile bağlantısı
Sermaye
döngüsünün önemli bir özelliği ise / üretim tüketim ve dağıtım
zamanlamalarındaki uyumsuzluklar ve bunların giderilmesidir.
Üretimin
çeşitli ögeleri ve aşamaları değişik uzunluktaki zaman dilimleri içerisinde
cereyan eder.
Bu
durumda aynen mühendislikteki finansal teknikler kullanılır.
Sermayedarın
üretimin değişik aşamalarında –üretimin başlangıcı ile satış arasında- yeterli
parasal kaynakları bulması için kredi ve daha sonraları ileri finans teknikleri
kullanılır !
Bu
teknikler sermayenin dolaylı yolla artmasını sağladığı için önem arz etmektedir.
Çünkü
kredi ve banka borçlanmaları finansal teknikler ile sermayenin artık değer yanı
sıra faiz, rant ve temettü dolayısı ile katlanarak artmasına yol açar.
Mortgage
ve seküritizasyon teknikleri bunlar arasındadır.
Kapitalist sistem içerisinde önem arzeden
mortgage sistemi, zaman içerisinde ülke gayrisafi milli hasılalarının % 40’ına
hatta daha da yüksek oranlara varacak miktarlara ulaşmıştır.
Herhangi
bir borcu ikincil piyasada hisse senedi haline dönüştürme yöntemine
seküritizasyon denir.
Özellikle
emlak edinme alanında mortgage konusunda oluşan borçlar finans sistemi
tarafından üstelik kaldıraç teknikleri de kullanılarak yani bire on, yüz, bin
çoğaltılarak dünya finans piyasasına sürülmüştür.
Zamanla
borçluların borçlarını ödeyemez duruma düşmesi sonucunda toksik hale gelen bu
ayıplı hisse senetleri, emeklilik, sigorta fonları, borsa simsarlarının
oluşturdukları fonlar, devletlerin egemen fonları tarafından alınmış örneğin
meşhur 2008 Wall Street finans krizi, İspanyada v.b. ülkelerdeki krizler ortaya
çıkmıştır.
Neokapitalizmin
nesiller arasındaki paylaşıma dayanan emeklilik sistemi yerine kapitalizasyona
dayalı emeklilik sistemi ve buna bağlı fonlar oluşturması da söz konusu
krizleri tetiklemiştir.
Neticede
krizler devletlerin batık banka ve finans şirketlerini kurtarması ile bir kez
daha çalışanların sırtına yüklenmiştir.
Rant
yaratan sermaye söz konusu kredi ve hisse senetlerine dönüştürülen borçlar
sayesinde kapitalist sitemin çarkını döndürmüştür.
Bu
borçlar çoğunlukla kentleşme alanındaki konut v.b yatırımlara verildiği için
kentlerin makroformu da sitem tarafından birebir etkilenmektedir.
İnsan Sermayesinin Sürekli Artan Niteliğinden
Ötürü Oluşan Dışsallıklar
Şemanın
sol tarafında ise insan emeğinin ve niteliğinin kapitalistin hiçbir dahli
olmadığı halde gelişmesine bağlı olarak oluşan dışsallıklar yer almaktadır.
Ortalama
eğitimin artması, nitelik kazanması toplum içerisinde eş uyumlu davranış
biçimlerinin gelişmesi, emekçinin kültürel birikiminin yükselmesi bunlar
arasındadır.
Sistem
Enerjisinin Kaynakları
Harvey’e
göre sistemin enerji kaynakları:
1-Girişimci:
Para ile sistem spiralinin start almasını sağlar döngü sonunda para ve yine
para biçiminde artık değer oluşur.
Değerin
yaratılması için hem meta hem talep gereklidir.
Talep yani ihtiyaç ve istek mevcut değil ise
üretilen meta değer kazanmaz .
Değerin
oluşması için pazarın, emeğin ya da burjuvazinin talebinin oluşması gerekir.
Bu
koşullar bir arada buluşmaz ise kriz oluşur zira değer oluşmamış olur.
2-Değerin
para biçiminde oluşması sistemin içindeki kritik anlardan biridir.
Üretilen
metanın bir toplumsal talebinin oluşturulması gerekir.
Bazan
ücretler düşük kalır talep oluşmaz .
Bu
durumda devletin suni talep yaratmak için devreye girmesi gerekebilir.
(Keynes
modeli.
Devletin
büyük altyapı yatırımları oluşturarak talebi canlandırması; ya da savaş
ekonomisi.)
3-Dağıtım
mekanizması da sisteme enerji sağlar.
Dağıtım
finansal sistem marifeti ile güç kazanır ve oluşur.
(Kredi,
finans mekanizmaları).
Kredi ve
finans sistemleri borç ve parayı yaratır.
Dağıtım
sistemi mekanizması içerisinde rant yaratan sermaye çok önemlidir ve sistem
içerisindeki artık değerin, artık likiditenin, finans sistemi içerisinde
oylumlanmasını sağlar.
Bir
anlamda büyüyen spiralin motorudurlar.
Dağıtım
sisteminde rant yaratan sermaye olarak dönen para üretime değil hisse senetleri
v.b. gelir getiren diğer finans enstrümanlarına de dönebilir.
Bu durum
eninde sonunda hortum biçiminde oylumlanan spiral döngünün kontroldan çıkması
ile finans krizleri oluşturabilir.
Harvey’e
göre Kapital’in birinci cildi analizin basite indirgenmesi uğruna değerin para
biçiminde gerçekleşmesi üzerine yoğunlaşır, dağıtım süreci ile ilgilenmez.
Ancak
Harvey, Marks’ın sermayeyi bütünselliği içerisinde kavramanın da
gerekliliğinden diğer eserlerinde söz ettiğinin de altını çizer.!
Harvey’in
işaret ettiği diğer bir önemli husus: işçi – patron çelişkisi yanısıra alıcı –
satıcı çelişkisi
Harvey’in,
klasik örgütlenme biçimlerinin yanı sıra şehir hakkı, kentsel toplumsal
hareketler, kamusal alanın yeni baştan halkın yüzde doksan dokuzu tarafından
temellük edilmesi, kent içindeki özel mücadele alanları yaratılması gerekliliği
açısından öne sürdüğü savlardan birisi de işçi – patron çelişkisi yanı sıra modern
toplumlarda satıcı – alıcı çelişkisinin de göreceli olarak daha fazla önem
kazanmasıdır.
Son
teknolojik gelişmeler ışığında yapay zeka ve otomasyonun önem kazanması,
delokalizasyon gibi süreçler sonucunda birçok sanayi dalının merkez ülkelerden
periferi ülkelerine kayması neticesinde klasik proleteryanın göreceli
ağırlığını yitirmesi sonucunda işçi patron çelişkisinin yanısıra alıcı satıcı
çelişkisi göreceli ağırlık kazandığı iddiasını öne sürer Harvey.
Örnek
olarak jenerik ilaçlar ile patentli ilaçlar arasındaki astronomik farka işaret
eder.
Harvey,
hiçbir patron işçi ilişkisinde ulaşılamayacak haksız kazançların alıcı satıcı
ilişkisinde var olabileceğinin, yaratılabileceğinin altını çizer.
Harvey’in
şeması ile ilgili birkaç eklenti
Harvey’in
özellikle dağıtım mekanizmasını irdeler iken, dağıtım mekanizmasının bizzatihi
sistemin enerji kaynaklarından biri olduğunu belirtmesi, artık değerin para
biçiminde iken rant yaratan sermaye biçiminde sistemi yeniden beslemesi
(spiral döngü) önemli bir tespit oluşturmaktadır.
Dağıtımdan
üretime sonra rant ve temettüye dönük sermaye döngüsü içerisinde
gerçekleşen pratikte gayrımenkul projeleri modern kent dinamiğini harekete
geçirmiş ve hem kent makroformunu hem de sermayenin spiral gelişimini
tetiklemiştir.
Gayrımenkul
yatırımları Harvey’e göre kapitalist sistemin enerji kaynaklarından birini
oluşturmaktadır.
Hem üreticilerin hem tüketicilerin aynı
kapitalist finans kurumları tarafından kredilendirmelerinin altında yatan
mantık budur Harvey’e göre.
Sermayenin Organik Bileşimi Üzerindeki Etki
Kanaatimce
gayrımenkul ile ilgili olarak gelişen mortgage sistemi sermayenin organik
bileşimi üzerinde de etkiler yaratmıştır.
Gayrımenkul
satışlarından oluşan banka borçları mortgage yolu ile banka ve finans
kuruluşları tarafından ikincil piyasada likiditeye dönüştürülerek, hisse senedi
ya da farklı finans enstrümanları olarak ikincil piyasada, emekli, sigorta
fonlar, devlet egemen fonlarına satıldı.
Bunlar
kaldıraç efekti ile başlangıç değerlerinden onlarca yüzlerce kez
büyüklükte olarak finans piyasalarına enjekte edildi.
Bu
durumda sermayenin sabit kısmı değişken kısmına göre dolaylı olarak büyüdü.
Tabiri
caiz ise sermaye yeni yapısı ile bir kolu yere değen diğer kolu güdük kalan bir
biçime dönüştü.
Sabit
sermaye makine , üretim araçları için kullanılan ve amortismana tabi her türlü
girdiyi, değişken sermaye ise emek gücünün değerini ifade eder.
Gayrımenkul
yeni finans teknikleri ile ışık hızı ile menkul değere dönüşünce Harvey’in
şeması içinde rant yaratan artık sermaye miktarı da çoğalacaktır.
En
azından sermayenin sabit kısmı gayrımenkulun likiditeye dönüşme özelliğinden
ötürü finans teknikleri yolu ile olağanüstü büyüyecektir.
Hipotezler
:
-gayrımenkul
fixed cost / sabit paha içine;
a)
amortisman
b)kira
yoluyla girer.
-gayrımenkulün
ışık hızı ile menkul değere yani likiditeye dönüşmesi;
a)David
Harvey şeması içinde rant yaratan sermaye hacmini arttırır.
b) söz
konusu rant yaratan sermayenin akımını hızlandırır.
c)kaldıraç
etkisi ile artan, artık kapital hacmi, katlanarak büyür ve finans
sistemi içerisinde ranta dönük (emekli, sigorta, devlet egemen fonları besler.
d)Söz
konusu finans kredi mekanizmaları sistem içindeki zamanlama uyumsuzlukları sorunlarını bir
ölçüde halleder !!! yani üretim ile tüketim üretim sürecinde satın alma
ödeme arasındaki zaman uyumsuzlukları KREDİ sistemi ve finansal
enstrümanlar ile çözüme kavuşturulur.
e)Sermayenin
sabit kısmı finans teknikleri ile geliştirilince, sistem borç verecek
kredi verecek potansiyele ulaşır. Banka finans kuruluşu sisteme para kredi
enjekte eder, ayrıca artık sermayenin bir bölümü de sermayedara üretim sürecine
tekrar sokulmaksızın temettü ve gelir sağlar.
Sonuç
Harvey’in
“visualisation of capital” Kapital’i ete kemiğe büründürme şeması bize hem
Kapital’i anlamak için hem de yeni gelişmekte olan kentsel toplumsal
hareketleri, şehir hakkını, kentsel devrim modelllerini kavramak için bir
maymuncuk anahtarı sunuyor.
Sermayenin
hareket ve dönüşüm içerisindeki bir değer olduğu; Meta üretimi – değerin para
biçiminde gerçekleşmesi ve dağıtım döngüsü kavrandıktan sonra ve bu döngünün
spiral bir biçimde bir hortum misali oylumlanarak süregiden başlangıcı sonuç
sonucu başlangıç olan mütemadi bir süreç olduğu anlaşıldıktan sonra artık
atılacak kavramsal adım, bu sürecin kentsel toplumsal hareketler bağlamında
yorumlanması olacaktır.
19. asır,
yirminci asır ve yirmibirinci asırda vukubulan ve tüm dünyaya yayılan kentleşme
sürecinin özellikle kentlerde neden olduğu gelir eşitsizlikleri kapitalist
düzen içerisindeki toplumsal eşitsizliklerin yorumu, sermayenin niteliği,
özellikle gayrımenkul sermayenin likiditeye ışık hızı ile dönüşerek kent makroformunu
etkileyen sermaye hareketlerini nasıl tetiklediği, hepsi Harvey’in bize sunduğu
maymuncuk anahtarı ile çözülebilir.
“Asi
Şehirler / şehir Hakkından Kentsel devrime Doğru” kitabı söz konusu
maymuncuk anahtarı ile kentlere dair çeşitli oluşumları, mücadeleleri
yorumluyor, yeni açılımlar sunmaya gayret ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder